Obsesif ve kompulsif kelimelerini duyduğumuzda çoğumuzun zihninde temizlikle veya düzenle fazla meşgul, durduramadığı hareketlerde bulunan kişiler canlanır. Oysa Obsesif- Kompulsif eğilimlerin çok daha çeşitli türlerde yaşamımızın içinde bulunurlar. Psikiyatrik tanı olan Obsesif kompülsif bozukluk ile obsesif savunma mekanizmaları veya obsesif kompulsif kişilik örüntüleri birbirinden birçok noktada farklılaşır.
Psikanalitik açıdan Obsesif Kompulsif kişilik örüntüsü nedir?
Psikanalitik bakış açısı, bu kavramları duyduğumuzda hepimizin zihninde canlanan örnekleri içine alabilecek DSM’ye göre semptomatik bozukluk veya obsesif kompülsif kişilik bozukluğun dışında ve aynı zamanda altında benzer mekanizmalara sahip olabilecek olan kişilik örgütlenmelerinden bahseder.
Kişilik örgütlenmelerinin ve bozuklukların dinamikleri benzerlik gösterse de kişinin bakış açısı farklıdır. Tekrarlayıcı düşünceler (obsesyonlar) ve durdurulamayan eylemler ve davranışlar (kompülsiyonlar) obsesif kompülsif bozuklukta deneyimleyen kişiyi rahatsız ederken, kişilik örgütlenmesinde kişinin yaşamı deneyimleme şeklinden bahsedebiliriz.
Obsesif kompülsif kişilik örgütlenmesinde gördüğümüz özelliklerden çoğu sandığımızdan çok daha tanıdık ve yaygındır. Örneğin çalışkanlık, düzenli olmak, dakik olmak, tutumluluk, kurallara bağlılık, üretkenlik vs. Peki kişilik düşünme ve yapma etrafında şekillendiğinde başka neler olur veya ol(a)maz? Bu yoğun düşünme ve eylemde bulunma hali kişide hissetmeye, anda olabilmeye, sezgiselliğe, oyunsallığa ve sanatsallığa mesafeli kalma ihtimalini de beraberinde getirir. Aynı zamanda bu kişilik tipinde esneklik göstermede, uyum sağlamada ve seçim yapmada zorluklar da sıkça rastlanır.
Tüm bu özelliklerin arka planını ve temel mekanizmalarını çok ayrıntıya girmeden irdeleyecek olursak temel meselenin kontrolle ilgili olduğunu görürüz. Kişinin bilinç dışında kontrolle ilgili yaşadığı çatışma kişiliğini ve bunun yaşamındaki yansımalarını etkilemektedir. Bu çatışma kontrol edilmeye, yasaklara ve engellere olan öfkeyi ve aynı zamanda dürtülerin isteklerin kontrolden çıkmışlığa sebep olacağı kaygı ve korkusunu içerir.
Bu meseleye ve obsesif kompülsif özelliklere dair iz sürdüğümüzde Freud psikoseksüel gelişim kuramındaki ikinci evre olan anal döneme işaret eder. Bu özelliklerin tuvalet eğitiminde kontrol etmeyi öğrenirken ebeveynlerle yaşanan çatışmalar süresince obsesif kompulsif özelliklere benzer özellikleri öne çıkardığını düşünür. Bu noktada ebeveynlerin yaklaşımı ve denge sağlaması çocuğun yaşadığı çatışmaya baş etme şeklini etkilediği için oldukça önemlidir. Ebeveynin otoriter, sert, baskıcı olması veya sınırların kısıtlamaların hiç olmadığı şekilde tepki vermesi bu kişilik tipinin temelini oluşturabilir.
Nesne ilişkileri bakış açısına göre anal dönemde tutumları bu şekilde olan ebeveynler sonraki dönemlerde de benzer şekilde davranırlar. Fazla kontrolcü, aşırı karışan veya koruyan, eleştirel ebeveynlerle ya da tam tersi şekilde hiçbir şekilde sınır koymayan, kontrolsüzlüğün hâkim olduğu evlerde büyümek bu kişiliğin oluşumunu temellendirmektedir. Bu ev ortamlarında çocuğa hissettirilen duygu suçluluk veya utanç olarak görülebilir. Suçluluk uyandırma sarf edilen sözlerle ve ahlaki yargılar başvurularak gerçekleşirken, utançsa başkalarının ne düşüneceği, çocuğun davranışını nasıl değerlendireceğine dair yargılarla uyandırılır. ‘Anne ve babaya bu şekilde davranılmaz’ ilki için, ‘Anne ve babana böyle davrandığını görürlerse seninle ilgili ne düşünürler’ ise ikincisi için örnek olarak verilebilir.
Psikoterapi ile Obsesif Kompulsif örüntüler değişir mi?
Psikoterapi ve gerekli görülen durumlarda psikiyatrik destek ile (birçok durumda sıklıkla) obsesif kompülsif semptomların iyileşmesinde etkili olur. Kişilik örgütlenmesindeki değişim ise uzun dönemli psikanalitik çalışmada kişinin iç görü kazanmasıyla yaşamında esneyebilmeye ve kendisi ve çevresinin yormayan bir yapıya dönüşmesini sağlar.
Yazar: Nurbanı Küçükaşçı, Stajyer Psikolog
Düzenleyen: Gözde Özbek, Uzman Klinik Psikolog
Referanslar:
Lingiardi, V., & McWilliams, N. (2017). PDM-2 Psychodynamic diagnostic manual. In Psychodynamic diagnostic manual: PDM-2, 2nd ed.
McWilliams, N. (2020). Psychoanalytic diagnosis: Understanding personality structure in the clinical process. The Guilford Press.